23 Mayıs 2020 Cumartesi

‘Eşdeğer ilaç hakkımız’ Aydınlık gazetesi, 03 Temmuz 2018


‘Eşdeğer ilaç hakkımız’ Aydınlık gazetesi, 03 Temmuz 2018
     03 Temmuz 2018 tarihli Aydınlık gazetesi ve internet sitesinde Füsun İkikardeş’in ‘Eşdeğer ilaç hakkımız’ başlıklı yazısı yayınlanmıştır. Haberin konusu Mersinde bir eczacının eşdeğer ilaç verme önerisine saldırı ile cevap verilmesidir. Bu yazıdan şunu anlıyoruz. Bir hasta kendisi için düzenlenen reçetede bulunan ilaçlarını almak için bir eczaneye geliyor. Eczacı hastaya daha ucuz olan jenerik ilaç yerine daha pahalı olan marka (eşdeğer) ilacı satmak istiyor. Eczacının amacı daha pahalı ilacı satarak ilaç kutu başına daha fazla para kazanmaktır. Pahalı ilacın kâr payı fazladır. Hasta “daha iyi, orijinal ve daha etkili” olarak pazarlanan ilacı almaya ikna edilirse veya mecbur bırakılırsa cebinden ayrıca daha fazla fark ücreti ödemek zorunda da kalacaktır. Aydınlık yazarı Füsun İkikardeş eczacının daha fazla para kazanmak için eczacının hastayı aldatması, zorlaması veya mecbur bırakmasını kendisinin bir hakkı olduğunu düşünerek savunuyor.
      Bugün halkın büyük çoğunluğu jenerik ilaçların aynı formülde olması ve teknoloji ile üretilmesine rağmen marka (ilacı ilk üreten firmanın markası ile satılan ve daha pahalı satılan şekli) ilaçların daha etkili olduğunu düşünerek jenerik ilaçlar yerine daima marka ilaçları almaya heveslidir. 
      Herhangi bir sağlık durumunda kullanılan ilacın sorunu kökünden değiştireceği ve hastayı iyileştireceği beklenmemeli ve buna inanmamalıdır. İlaçların çoğunun etkisi varsayıma dayanır. Prospektüslerinde ilacın etkisinin nasıl olduğunun belirlenemediği ve “şu şekilde etki ettiği sanılmaktadır” gibi açıklamalar yer almaktadır. Ayrıca ilacı yazan hekimin tıbbi sorunu tam olarak değerlendirip değerlendiremediği; ilaç firmalarının etkisi ile bir firmanın ilacını pazarlama dürtüsü ile ilaç yazıp yazmadığı da bilinemez.
      Haber halkı yanlış bilgilendiren ve halk karşıtı bir içeriğe sahip olduğu için bir uyarıda bulunmak için yazdığım bir yorumu Aydınlık gazetesine gönderdim. Aşağıda yazdığım yorum ve onun altında Füsun İkikardeş’in cevabı yer almaktadır.
        Bu haber Sağlıkta Dönüşüm sürecinin eczane ayağı ile ilgili bir içeriğe sahip olduğu için önemlidir. Sağlık sisteminde ilaçlar hastaların bir hastalığını iyileştirmek ve sorunu çözmek için değil Tıp Kartelinin firmalarının ilaçlarının satılması önemlidir. En pahalısının satılması da doktor ve eczane promosyonları ile sağlanır.


 Aynı gün gönderdiğim cevap yazısı aşağıdadır:
     “Eşdeğer İlaç Hakkımız” başlıklı yazı:  3. Temmuz 2018 tarihli Aydınlık gazetesinin 3. Sayfasında (Gündem) yer alan haber ve yorum yazısı: Yazıdan bir vatandaşın bir gün önce reçetedeki ilaçları almak için bir eczaneye başvurduğu ve eczanenin reçetede yazılan ilacın kendilerinde bulunmadığı için eşdeğer ilaç vermek istediği anlaşılmaktadır. Eczane ve eczacı odası eczanelerin reçetede yazılan ilaç yerine eşdeğer ilacı verme hakları olduğunu savunmaktadır. Aydınlık haberinde de eşdeğer ilaçların jenerik ilaçla aynı olduğu ve eczanelerin eşdeğer ilacı verme hakkı olduğundan bahsederek bu usulsüzlüğe sahip çıkmaktadır. Burada eşdeğer ilaçtan pahalı –marka ilaç kastedilmektedir.
     Sağlıkta dönüşüm; uluslararası ilaç ve tıbbi ürün satan firmaların çıkarlarına uygun olarak bir sağlık piyasası oluşturulmasıdır. Süreç sağlık alanında devletin tasfiyesi ve sistemin özelleştirmesini amaçlamaktadır. Bu piyasada SGK vatandaştan para toplar (prim adı altında sağlık vergisi), bu para ile resmi ve özel SHS’dan sözleşme, protokol veya global bütçe uygulaması ile sağlık hizmeti satın alır. Bu satın alım işi tek taraflı ve beyan fatura düzenlenmesi (hayâli fatura) esasına dayanmaktadır. Hizmet sunumu ve beyan düzenlenmesi aşamasında bir kontrol yoktur. Hizmet evrakının % 5’i incelenir ve beyan edilen tutarın hemen hemen her zaman tamamı ödenir. Sağlık hizmeti satan SHS şirketleri hayali fatura da düzenleyerek veya yaptıkları işi abartarak istedikleri tutarı SGK’dan almakta ve bu arada da canlarının istediği oranda ilave ücret almaktadır. Hastalardan muayene katkı payları da alınmaktadır. Bu şekilde vatandaş hastanede soyulmaktadır.
     Bu haberin bizi ilgilendiren tarafı ilaç ile ilgili ödemedir. Bu sistem hastanelere hastadan ilave ücret tahsil etme hakkını verdiği gibi Kurum tarafından bedeli karşılanan ilaç fiyatı yerine hastanın talebi ile alabileceği eşdeğer ilaç farkını kişiden talep etme hakkını eczanelere vermektedir.
     Bu sistemde hastalar sözüm ona ücretsiz ilaç aldığını sanarak ilaç için de birçok ilave ücret ödemesi yapmakta ve SGK bu şekilde hastalardan para tahsil etmektedir. Reçete alırken kişiler muayene katılım payı (%10-20 oranında), her bir reçete için üç kutuya kadar ilaçlar için üç 3 kutuya ilave edilen her bir kutu için ayrıca 1.0 TL ödemektedir.
     Birbiri ile eşdeğer olan ilaçların fiyatları farklı olan birçok benzeri – eşdeğeri vardır. Kurum öncelikle jenerik veya fiyatı en düşük ilaç üzerinden fiyat belirler. Jenerik veya düşük fiyatlı bir ilacın ilaç depolarında fiyatı 3-4 bazen yirmi katına kadar çıkan eşdeğerleri vardır. Eczaneler ilaç başına daha fazla kâr temin etmek için kendisine gelen hastalara reçetedeki önemsiz ve ucuz bir iki ilacı verip diğerlerinin ellerinde bulunmadığı söylenmekte ve hastalar ertesi güne çağırılmaktadır. Ertesi gün gelen hastaya reçetede yazan ilacın mevcut olmadığı bunun pahalı olan eşdeğerinin olduğu söylenmektedir. Vatandaşı bu pahalı ilaca yönlendirmek için de bu ilacın orijinal olduğunu, SGK’nın verdiği ilaçtan daha etkili ve bu nedenle biraz daha pahalı olduğu söylenmektedir. Vatandaş ertesi gün geldiğinde ilacı temin edemediklerini ve eşdeğer marka ilacı verebileceklerini söylemektedir. Bu ilaç için vatandaş yüklü bir ilaç fark ücreti ödemek zorunda kalmaktadır. Bir kısım ilacı aldığı için eşdeğer pahalı ilacı almak istemezse hekime gidip ilacı yeniden yazdırmak zorunda kalmaktadır. Ya da ucuz ilacı başka bir eczaneden bulursa kendi parası ile almaktadır. Eşdeğer pahalı ilacı alan vatandaşlar “Allah lanet etsin” diyerek pahalı ilacı almak zorunda kalmakta ve bu sefer bir de eczanelere soyulmaktadır.
     Sağlık Uygulama Tebliği 1.9.1. – 3. Maddesinde belirtildiği gibi eczane reçetede yazılan ilacı vermek zorundadır.  Vatandaş daha pahalı marka ilacı almak isterse kendisi farkı vermeyi kabul etmek şartı ile bu ilacı alabilir. Eczane vatandaşın boğazına çöküp pahalı ilacı satmaya icbar etmektedir ve bunun bir cezası yoktur.
     Füsun İKİKARDEŞ tarafından hazırlanan bu haber/ yorum yazısında vatandaşın boğazına çökerek pahalı ilacı nitelikli bir dolandırıcılık yöntemi ile zorla satan eczacılar savunulmakta ve bunların bu zorbalığına sahip çıkılmaktadır. Bu haberde zorla pahalı ilaç almaya zorlanan vatandaşın sorununa ve eczaneye neden tepki gösterdiğine bakılmadan vatandaş suçlanmaktadır.
     Bu haber gazetenizin halkın mı halkı soyanların mı yanında olduğu konusunda bende şüphe uyandırmıştır. 3.7.2018                                       Dr. Uğur YILMAZ.


Füsun İkikardeşin cevap yazısı
     Sayın Yılmaz,

     Eczacı haberimize ilişkin görüş ve eleştirinizi paylaştığınız için teşekkür ederiz. Okur görüşlerimizi her zaman uyarıcı ve öğretici olarak dikkate almaya çalışıyoruz.
        Haberde imzam olduğu için mesajınızdan kendi adıma iki ders çıkarttım:
     1. Başlık yanıltıcı olmuş, çünkü haberin içeriği eşdeğer ilaç ne zaman hangi koşullarda devreye girer, eczacının hakkı mı değil mi, vs. değilken, "Eşdeğer ilaç hakkımız" başlığı algıda yanılgıya yol açmıştır. Haberde esas olan, eczacının ve sağlık çalışanlarının uğradığı saldırılardır. Siz de bir sağlıkçı olarak inanıyorum ki, bu saldırıya karşı çıkacaktınız, çıkarsınız.
    2. Eşdeğer ilaç kullanımı ve pazarlanmasına ilişkin sorular ve belirsizlikler olduğu anlaşılıyor. Ayrı bir haber ve araştırma konusu olarak yer vermeliyiz. Bu konudaki görüş ve önerilerinizi bekleriz. Ancak, şunu not etmenizi rica ederim: Mesajınızda kullandığınız  "... vatandaşın boğazına çökerek pahalı ilacı nitelikli bir dolandırıcılık yöntemi ile zorla satan eczacılar savunulmakta ve bunların bu zorbalığına sahip çıkılmaktadır." ifadesi ve suçlaması kabul edilemez. Ne gazetemize ne de eczacılarımıza böyle bir suç isnat edemezsiniz. Ortada bir saldırı ve eşkiyalık varken, Eşdeğer ilaç önerdiği için eczanenin yağmalanmasına, eczacıların darp edilmesine her zaman karşı çıktık, çıkacağız, sizlerin de karşı çıkmasını bekleriz.
     Öte yandan Aydınlık, "halkı soyanlardan yana olmadığı" konusunda rüştünü ispat etmiştir. 

     Saygı ve selamlarımla
     Füsun İkikardeş


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

DÜNYANIN EN PAHALI İLAÇLARI NASIL SATILIYOR? SMA HASTALIĞI ÜZERİNDEN İLAÇ PAZARLAMASI

         DÜNYANIN EN PAHALI İLAÇLARI NASIL SATILIYOR? SMA HASTALIĞI ÜZERİNDEN İLAÇ PAZARLAMASI William Osler’in zihin açıcı bazı özlü sözl...